HOŞ GELDİNİZ YAZ-BUL DÜNYASI HİZMETİNİZDE - yaz-bul haber dünyası
  Ana sayfa
  İletişim
  ŞİİRLERİMİZ...
  UZMAN PLUS
  CİKCİK CHAT
  EN UYGUN LİNKLER
  yaz-bul'''''GALERİ'''''
  ELMADAĞ FM
  TEL. FATURA SORGULA HAVA DURUMU
  yaz-bul haber dünyası
  TELEFONA BEDAVA MOLEDİ
  TTNET MÜZİK
  Hayvanlar Alemi
  YOUTUBE
  yaz-bul top 10'u
  İSTEDİĞİ SİTEYİ BUL...
  yaz-bul Sayaç
  video dünyası ilginç
  HAVA DURUMU
  RADYO DİNLE
  İDDAA SAYFASI
  DÜNYA SAĞLIK HABERLERİ
  GAZETELER
  MAGAZİN
  İMAGECHEF
  İNDİR
  GICIR
  BURÇLAR VE GÜNLÜK YORUMLARI
  oyunlar
  SPELE.NL
  BİYOGRAFİM.NET
  ŞEHİTLERİMİZ
  YAZ-BUL DÜNYASI
  SPOR HABERLERİ
YAZ-BUL HABER DÜNYASINA HOŞGELDİNİZ.
Rektör Alıcı iddiaları yalanladı
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:05 (UTC)
 Rektör Alıcı iddiaları yalanladı

"Keşke Anadolu Müslüman olmasaydı'' şeklinde bir açıklama yaptığı iddia Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Alıcı söylemediği şeylerin söylemiş gibi yazıldığını öne sürdü. Alıcı, bugün mahkemeye başvuracağını açıkladı.
27 Eylül 2006 15:48
Yazı boyutunu büyütmek için


Nesrin COŞKUN'un haberi

İzmir'de üniversitesinin yeni akademik yıl açılışını yapacağı gün, bir toplantıda söylediği öne sürülen “Matbaayı Müslüman olmayanlar kullandı, gelişti. Keşke o zamanlar Anadolu Müslüman olmasaydı'' sözleriyle kendisine ‘Papa’ benzetmesi yapılmasına neden olan Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Alıcı iddiaları yalanladı.

Prof. Dr. Alıcı, “Tümüyle uyduruk. Böyle bir şey yok, imkansız bir şey. Ben böyle bir şey söylemedim, söylemem de. Anadolu aydınlanması içinde matbaanın yerini söyledim, ama Anadolu'nun diniyle imanıyla ilgili hiçbir şey söylemedim. Bugün mahkemeye gidiyorum'' dedi.

DEÜ'nün 2006/2007 eğitim yılı açılış töreni, Rektör Prof. Dr. Emin Alıcı'nın ortaya koyduğu öne sürülen iddiaların gölgesinde gerçekleşti. Prof. Dr. Alıcı, Sabancı Kültür Merkezi'ndeki tören öncesinde basın mensuplarının ANKA Ajansı'nın bir gazetede (Vatan Gazetesi) manşetten yayımlanan haberine ilişkin sorularını yanıtladı.

İzmir'de Ertuğrul Gür tarafından 10 yıldır düzenlenen ‘Karşıyaka Toplantıları’nın bu ayki konuğu Prof. Dr. Emin Alıcı oldu. Yine Karşıyak'daki bir restoranda yapılan yemekli toplantıda ‘Anadolu Aydınlanması’ konusunda yaptığı konuşması haberleştirilen Prof. Dr. Alıcı, söylemediği şeylerin söylemiş gibi yazıldığını öne sürdü.

Doğru söyleyip söylemediğinin toplantıyı düzenleyenlere ve katılan 75 kişiye sorulmasını isteyen Prof. Dr. Alıcı, “Toplantıya katılan 75 kişiye sormanız yeterli. Yok, ben böyle bir şey söylemedim. Söylemiş olsam söylerim. Ses cihazı da yok. Tümüyle uyduruk. Böyle bir şey yok, imkansız bir şey. Ben böyle bir şey söylemedim, söylemem de'' diye konuştu.

Haberde yer alan, “Ben Hıristiyanım ve bu sözler Papa'nın Müslümanlar'a sarfettiği sözler kadar etkili olur ve sonuçları da benim için kötü olur'' sözleri hatırlatılan Prof. Dr. Alıcı, bu sözlerin de ilave olduğunu iddia etti. Prof. Dr. Alıcı, niye böyle bir ilaveye gerek duyulsun, sorusu üzerine ise; “Şu anda toplum linç psikolojisi içerisinde, ondan dolayı'' yanıtını verdi.
Ses kaydı olduğu iddialarını yalanlayan Prof. Dr. Alıcı, “Yok böyle bir şey. Hazırlanılmış bir ses kaydı olabilir kendi kendilerine, ama orada duran 75 kişi şahitlik yapabilir ki böyle bir konuşma olmadı. Bugün mahkemeye vereceğiz. Benim bütün istediğim adaletin çabuk sonuçlanması ve olayın aydınlanması. Yok böyle bir şey. Böyle bir şeyi konuşmadım, söylemedim söylemem de. Söylediğim; aydınlanma, Anadolu aydınlanması, Atatürk'ün Anadolu'ya getirdiği şeyler, bundan sonra neler olabilir, nasıl kalkınabiliriz, bununla ilgili şeyler'' dedi.
Prof. Dr. Emin Alıcı, bir komplo olup olmadığı sorusuna da “Ne olduğunu bilemeyeceğim. Komplo mu veya bir haber ortaya koyabilmek için mi? Ama herhalde bunun içinde olanlar, bu sürecin sonucunda bunun cezasını çekecekler'' dedi.

‘EŞİM SÜRYANİ DEĞİL MÜSLÜMAN’

Eşinin ve kendisinin süryani olduğunu, kendisinin Hıristan olduğunu açıklamasına ve gerçeğin ne olduğuna ilişkin sorulara Prof. Dr. Alıcı'nın yanıtı şöyle oldu:
“Fotoğraftaki kişi eşim değil, eşim süryani de değil, Müslüman. Kendimle ilgili bilgi vermedim. Toplantıda da kendimle ilgili bilgi vermedim. Kimseye bir şey söylemedim. Toplantı tümüyle Anadolu aydınlanmasıyla ilgiliydi. Ben şunu söylemek istiyorum. Burası laik bir ülke, herkes her istediğini olabilir. Ve özgür bir ülke. Ben size ne olduğunuzu soruyor muyum? Beni de ilgilendirmiyor üstelik. Bir insanın inançlarının sorgulanmasını doğru bulmuyorum. Ben başka bir insanın inançlarını sorgulamıyorum. Kimsenin de benim inançlarımı sorgulamasını doğru bulmuyorum.''

Öte yandan Prof. Dr. Alıcı'ya, zaman zaman iktidara yönelik eleştirileri hatırlatılarak, bunun bu olayla ilgili olup olmayacağı soruldu. Bunun üzerine Prof. Dr. Alıcı, “Oradaki bir gazateci arkadaşımızın gerçek olmayan bilgileri aktarmasından başka bir şey değil. Kesinlikle bu böyle. Orada 75 kişi vardı. Hepsinin ismi belli. 75'inin hepsine gidip sorabilirsiniz. Karşıyaka'da Ertuğrul Bey diye çiçekçi bir arkadaşımız, Yeni Foça Belediye Başkanı Osman Yurtseven, Ayhan Dizbek, Prof. Dr. Hülya Güven, CHP İzmir eski İl Başkanı Alaattin Yüksel vardı, hep benim yanımda oturan insanlardı. Her birisi size tek tek böyle bir konuşmanın geçmediğini söyleyebilir. Anadolu aydınlanması içinde matbaanın yerini söyledim, ama Anadolu'nun diniyle imanıyla ilgili hiçbir şey söylemedim. Bu haberin gerçekle ilgisi yok. Gerçek dışı bir haber, yaratılmış bir haber. Size bir bant gönderseler, bu bandın kime ait olduğunu nereden bileceksiniz? O toplantıdaki hiç kimse böyle bir şeyin konuşulduğunu söyleyemez, çünkü söylenmedi böyle bir şey'' diye konuştu.

Prof. Dr. Alıcı, siyasete atılacağı iddialarının da gerçeği yansıtmadığını söyledi, “ Böyle bir planım yok, tekrar doktorluk yapmayı planlıyorum'' dedi.

 

Validen bilardo şov
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:03 (UTC)
 

Her yaştan herkesin sporun çeşitli dalları ile uğraşması gerektiğini söyleyen Özbek, "Sporun yaşı yoktur." dedi.

Burdur Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nün yeni binasının açılış törenine katılan Vali Özbek, polislerin spor imkânlarını inceledi. Burada çalışan polislerin adındaki gibi çevik olması gerektiğini söyleyen Özbek, spor türlerinin her birinin farklı faydaları olduğunu dile getirdi.

Burada bilardo masası gördüğüne sevinen Özbek, "Bilardo fizikten çok beyin jimnastiği yapılmasını sağlar. Bu yüzden gençler başta olmak üzere herkesin öğrenmesi gereken bir spor diye düşünüyorum." şeklinde konuştu. Özbek daha sonra ıstakayı(bilardo sopası) eline alarak, bu spor dalındaki marifetlerini sergiledi.

CİHAN
 

ÖSS ve YDS sonuçları için tıklayın!
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:03 (UTC)
 ÖSS ve YDS sonuçları için tıklayın!

Öğrenci Seçme Sınavı ve Yabancı Dil Sınavı yerleştirme sonuçları açıklandı. Sonuçları ve kayıt işlemleri ile ilgili açıklamalar nasıl öğrenilebilirsiniz? Sonuçlar için tıklayınız!
16 Ağustos 2007 12:09
Yazı boyutunu büyütmek için


Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) ve Yabancı Dil Sınavı (YDS) yerleştirme sonuçları açıklandı.

Adaylar, hangi üniversitelere yerleştirildiklerini Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nin (ÖSYM) http://osys.osym.gov.tr ve http://osys2007.osym.gov.tr internet adreslerinden öğrenilebilecek.

Adaylar yerleştirme sonuçlarını wap uyumlu cep telefonlarından da http://wap.osym.gov.tr adresinden görebilecekler.

Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) ve Yabancı Dil Sınavı'nda (YDS) birinci olanların tercihi Sabancı, Boğaziçi, Bilkent, Galatasaray ve İstanbul üniversiteleri oldu.

ÖSS ve YDS yerleştirme sonuçlarına göre, Sayısal-2 ve İngilizce dil puan türünde birinci olan Yücel Nalbantoğlu Sabancı Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Programına ''Üstün Başarı Bursu'' ile yerleşti.

Sözel-2 ve Fransızca dil puan türünde birinci olan Çağrı Sert, Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü'ne girdi.

Eşit Ağırlık-2 puan türünde birinci olan Fatih Karataş Bilkent Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi'nin İktisat Bölümü'nde burslu olarak okumaya hak kazandı.

YDS'de Almanca dil puanı birincisi Efe Okur da Galatasaray Üniversitesi Mühendislik ve Teknoloji Fakültesi Endüstri Mühendisliği bölümüne yerleşti.

İngilizce dil puan türünün iki birincisinden biri olan Ege Sinan Torun ise İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne (İngilizce) girdi.
 

İstanbul'un köprüleri ne kadar dayanıklı
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:01 (UTC)
 '1999 Kocaeli Depremi'nden Bugüne' konulu toplantıda konuşan uzmanlar, İstanbul'da 7 ve üzerinde olabilecek deprem senaryosuna göre, en iyi ihtimalle 40 bin kişinin, en kötü ihtimalle de 150 bin kişinin hayatını kaybedeceğini dile getirdi.


Zeynep Çiftçi'nin haberi

Prof. Dr. Mustafa Erdik sağlamlığı tartışılan köprü ve viyadüklerin sanıldığının aksine sağlam olduğunu söyledi. Erdik, "Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri, İstanbul'daki muhtemel bir depremde en son yıkılacak yapılardır" dedi

Binlerce insanın yaşamını yitirdiği 17 Ağustos Marmara depreminin üzerinden 8 yıl geçti. Depremin ardından onlarca araştırma yürütülerek, başta İstanbul olmak üzere riskli şehirlerde alınması gereken tedbirler belirlendi, denetimler sıklaştırıldı. Başta kamu binaları olmak üzere birçok yapı yenilendi, hasarlı binalarda güçlendirme çalışmaları yapıldı. Ancak uzmanlar, aradan geçen 8 yılda yapılan çalışmalara rağmen kentlerin hala depreme hazır olmadığını düşünüyor.

Türkiye Mimar ve Mühendisler Odaları Birliği'nin Yıldız Teknik Üniversitesi'nde düzenlediği, '1999 Kocaeli Depremi'nden Bugüne' konulu sempozyumda, Türkiye'nin önde gelen deprem uzmanları bir araya geldi. Uzmanlar, Marmara'da meydana gelebilecek olası depremde ortaya çıkacak tabloyu değerlendirdi. Marmara depremiyle ilgili 10 senaryonun hazırlandığına dikkat çeken Prof. Dr. Mustafa Erdik, en iyi ihtimalle 40 bin can kaybının yaşanacağını, 160 bin kişinin yaralanacağını, 400 bin kişinin de evsiz kalacağını vurguladı. Erdik, "Tahminlerimize göre 7,5 şiddetindeki bir depremde 45 bin bina yıkılacak. 70 bini ağır olmak üzere, 270 bin bina hasar görecek. Toplam 40 milyar dolarlık mali kayıp yaşanacak" şeklinde konuştu.

TARTIŞMAYI BIRAKIP ÖNLEM ALINMALI

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe ise güçlü bir depremde 100-150 bin civarında can kaybı olabileceğini söyledi. Gökçe, "600 bin bina hasar görürken, 1,5 milyon kişi de evsiz kalabilir. Mali kayıp ise 70 ila 100 milyar dolar arasında olabilir" dedi. Artık İstanbul depreminin tartışılmaması gerektiğini söyleyen Gökçe,"Deprem kesin olacak. 6.5 büyüklüğündeki bir depremin bile İstanbul'da ciddi bir can ve mal kaybına neden olacağı açık. Mevcut depreme dayanıklı yapı üretmeyi, mevcut yapı stokunun depreme dayanıklı hale getirilmesini konuşmalıyız.

1999 depreminden bu yana, teorik düzeyde çok çalışma yapıldı. Ancak uygulamaya yönelik çalışmalar çok az. Okulların, hastanelerin kamu binalarının durumu ortada. Bu binaların güçlendirilmemesinin nedeni olarak maddi yetersizlik öne sürüldü. Ancak paradan öte siyasi irade sorunu olduğunu düşünüyorum. Bu yapıların güçlendirilesi için 10 milyar dolara ihtiyaç vardı. Her yıl bir milyar dolar bütçe ayrılsaydı 8 yılın sonunda binaların güçlendirme sorunu bitmiş olurdu. Oysa deprem sonunda 70-100 milyar dolar arası bir mali kayıptan söz ediliyor" diye konuştu.

İSTANBUL TOPUN AĞZINDA

İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, 17 Ağustos Marmara depreminin yıl dönümlerinin kendisine acı verdiğini söyledi. Görür, "240 senede yüklenmesi gereken enerji, Gölcük depremi ile 55 saniyede Marmara'ya yüklendi ve İstanbul'u topun ağzına attı. Marmara Bölgesi deprem bakımından dünyanın en aktif bölgelerinden biri" dedi.

Stres ve enerjiyle yüklenen Marmara'nın bu yükü kaldıramayacağını söylenen görür, İstanbul'un en fazla 2029'a kadar dayanabileceğini söyledi. 12 Mayıs–12 Haziran tarihleri arasında Marmara Denizi'nde bir araştırma yaptıklarını ve bu araştırmada ciddi bulgular elde ettiklerini de belirten Naci Görür, "Son araştırmada Marmara tabanındaki fay boyunca metan gazı ve su çıkışlarının çok yaygın olduğunun fark ettik. Bu gaz ve su çıkışlarının olduğu yere hemen Denizaltı gözlem istasyonları kurulmalı. Deprem günler öncesinden veya saatler öncesinden başlar. Yüzeyde değil 15 kilometre derinlerde kırılmaya başlar. Gaz ve su çıkışlarında ani değişikler olur. Bu gözlem evlerini çok önemsiyorum. Belki bu sayede geliyorum diyen depremin ayak seslerini önceden duyabiliriz" dedi.

KÖPRÜ VE VİYADÜKLER GÜÇLÜ

Prof. Dr. Mustafa Erdik ise başta okul ve hastaneler olmak üzere kamu binalarının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Erdik, "Ancak sağlamlığı tartışılan köprü ve viyadükler için yapılan çalışmalar sonucunda güçlendirilerek depreme dayanıklı hale getirildi. Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri ise İstanbul'daki muhtemel bir depremde en son yıkılacak yapılardır" diye konuştu.

Olası depremde çokça tartışılan tsunami konusuna da açıklık getiren Erdik, "Yapılan çalışmalar sonucunda olası bir depremde Marmara'da tsunami olacağı kesin. Zaten şu ana kadar 40'ın üzerinde tsunami olduğunun kayıtları var. Marmara Denizi içinde meydana gelecek tektonik kaynaklı tsunamilerin etkilerinin, su altı heyelanlarından kaynaklanan tsunamilerin etkisine göre daha az olacağını göstermiştir. 6 metreye ulaşabilecek dalgalar Tuzla tersaneler bölgesi başta olmak üzere kıyı şeritlerinde zarar oluşturabilir" dedi

moralhaber.net
 

Ümit Milli Takım'ın kadrosu açıklandı
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:00 (UTC)
 Ümit Milli Takım'ın 22 Ağustos'ta Arnavutluk'la deplasmanda oynayacağı özel maçın aday kadrosu Teknik Direktör Ünal Karaman tarafından açıklandı.
17 Ağustos 2007 22:46
Yazı boyutunu büyütmek için


Elbasan Stadı'nda oynanacak karşılaşma saat 17.00'de başlayacak. Ümit Milli Takım 19 Ağustos Pazar akşamı saat 18.00'de Ataköy Crowne Plaza Oteli'nde toplanacak.

20 Ağustos Pazartesi sabahı saat 08.15'te Arnavutluk'a hareket edecek Milli takım Pazartesi ve Salı günleri saat 17.00'de iki antrenman yapacak. 22 Ağustos günü oynanacak maçın ardından Millilerimiz 23 Ağustos Perşembe sabahı saat 10.00'da yurda dönecek.

Ümit Milli Takım'ın kadrosunda şu oyuncular yer alıyor:

Uğur Uçar, Ferhat Öztorun, Mehmet Topal, Mehmet Güven (Galatasaray)

Orhan Şam, Murat Kalkan (Gençlerbirliği Oftaş)

Serdar Kurtuluş, Serdar Özkan, İbrahim Kaş (Beşiktaş)

Ediz Bahtiyaroğlu, Özer Hurmacı (Aankaraspor)

Eray Birnican (Konyaspor)

Ufuk Ceylan (Vestel Manisaspor)

Kazım Kazım, İlhan Parlak (Fenerbahçe)

Ergin Keleş (Trabzonspor)

Nuri Şahin (Feyenoord)

Zafer Yelen (Hansa Rostock)

Mevlüt Erdinç (Sochaux)

Caner Erkin (CSKA Moskova)

Ceyhun Gülselam (Unterhaching)

Cemil Vatansever (İstanbulspor)

Onur Recep Kıvrak (Karşıyaka)

CİHAN
 

Bingöl'ü sağanak yağış vurdu
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 19:59 (UTC)
 Akşam saatlerinde başlayan yağmur ile birlikte kentin birçok bölgesinde kanalizasyon şebekeleri tıkandı. Tıkanan kanalizasyon şebekeleri nedeniyle cadde ve sokaklar sular altında kaldı.

Şehir merkezinde bulunan Genç, Kültür ve İnönü caddelerinde yağmur sonrasında göletler dönüştü. Yaklaşık 20 dakika aralıksız devam eden yağış sonrası evlerini su basan vatandaşlar, kendi imkanları ile su boşaltma çalışması yaptı. Şehirde tıkanan kanalizasyon şebekeleri ise belediye ekipleri tarafından açıldı.

Öte yandan, sağanak yağmurdan meyve ağaçları ve sebze bahçelerinin büyük zarar gördüğü belirtildi.

İHA
 

<- Geri  1 ...  8  9  10 11  12  13  14  15 Devam -> 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol