HOŞ GELDİNİZ YAZ-BUL DÜNYASI HİZMETİNİZDE - yaz-bul haber dünyası
  Ana sayfa
  İletişim
  ŞİİRLERİMİZ...
  UZMAN PLUS
  CİKCİK CHAT
  EN UYGUN LİNKLER
  yaz-bul'''''GALERİ'''''
  ELMADAĞ FM
  TEL. FATURA SORGULA HAVA DURUMU
  yaz-bul haber dünyası
  TELEFONA BEDAVA MOLEDİ
  TTNET MÜZİK
  Hayvanlar Alemi
  YOUTUBE
  yaz-bul top 10'u
  İSTEDİĞİ SİTEYİ BUL...
  yaz-bul Sayaç
  video dünyası ilginç
  HAVA DURUMU
  RADYO DİNLE
  İDDAA SAYFASI
  DÜNYA SAĞLIK HABERLERİ
  GAZETELER
  MAGAZİN
  İMAGECHEF
  İNDİR
  GICIR
  BURÇLAR VE GÜNLÜK YORUMLARI
  oyunlar
  SPELE.NL
  BİYOGRAFİM.NET
  ŞEHİTLERİMİZ
  YAZ-BUL DÜNYASI
  SPOR HABERLERİ
YAZ-BUL HABER DÜNYASINA HOŞGELDİNİZ.
Kalbi delik 9 çocuk ameliyatsız tedavi edildi
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:11 (UTC)
 
Adana Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde kalp kapakçıklarında delik olan dokuz çocuk, ameliyatsız tedavi edildi. Operasyonlar, ABD’li doktor Ziyad Hijazi’nin eşliğinde gerçekleştirildi.
16 Ağustos 2007 08:35
Yazı boyutunu büyütmek için

Adana Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde kalp kapakçıklarında delik olan dokuz çocuk, ameliyatsız tedavi edildi.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Kardiyoloji bölümünde gerçekleştirilen operasyonlarda, kalb karıncıklar arası delik bulunan dokuz çocuk, anjiyoda olduğu gibi kasık damarlarından girilerek tedavi edildi.
Operasyonlar, kalp deliklerin ameliyatsız tedavisinde uzman ABD’li doktor Ziyad Hijazi’nin eşliğinde Fakültenin Balçalı Hastanesinde yapıldı. Çocuk Kardiyoloji bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Nazan Özbarlas, Doç. Dr. Osman Küçükosmanoğlu ve Uzman Dr. Sevcan Erdem tarafından oluşan ekip tarafından yapılan işlemler, bu alanda çalışan bazı doktorlar tarafından da izlendi.
Prof. Dr. Nazan Özbarlas, kasık damarına yerleştirilen ince bir boruyla yapılan bu tedavinin en önemli avantajının göğüs duvarının kesilmemesi olduğunu belirtti. İşlemin, kalp çalışırken, yaklaşık bir buçuk saat sürdüğünü anlatan Özbarlas, hastanın 24 saat sonra taburcu edilerek iki ila üç günde normal yaşantısına dönebildiğini de ekledi.
Kalp deliklerinin ameliyatsız kapatılması Türkiye’de son üç yıldır sadece birkaç merkezde yapılabiliyor.

ANKA
 

Şili'de 4.7 büyüklüğünde deprem
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:10 (UTC)
  ÇOK Ulusal Acil Durumlar Bürosundan yapılan açıklamada, ilk belirlemelere göre, akşam saatlerinde Pichilemu bölgesinde meydana gelen depremin can ya da mal kaybına yol açmadığı kaydedildi.

Uzmanlar, Şili'de meydana gelen depremin Peru'da meydana gelen depremle bir bağlantısı bulunmadığı yorumunda bulunuyor. Peru'daki depremde ölü sayısı 500'ü aşmış, 1600 kişi de yaralanmıştı.

(aa)
KK ÖNEMLİ
 

Çin'de otobüs tankerle çarpıştı: 12 ölü
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:09 (UTC)
 önemli haberler
Çin'in kuzeydoğusunda bir tankerle yolcu otobüsünün çarpışması sonucu 12 kişi öldü.
17 Ağustos 2007 11:14
Yazı boyutunu büyütmek için

Şinhua haber ajansı, Jilin-Liaoning eyaletleri arasında sefer yapan yolcu otobüsünün, tankerle çarpıştıktan sonra alev aldığını, 11 kişinin de yaralandığını duyurdu. Haberde, otobüste kaç kişinin bulunduğuna dair bilgi verilmedi. Çin'de geçen yıl meydana gelen trafik kazalarında yaklaşık 90 bin kişi öldü.


 

Tofaş’a milyar dolarlar kazandıracak araç
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:07 (UTC)
 
Fiat, Bursalı üreticiyi ihya edecek aracın ismini, Fiorino olarak seçti.

Test sürüşleri Türkiye ve Avrupa’da büyük bir gizlilik içinde sürdürülen Minicargo’nun kamuflajsız ilk hali görüntülendi. İstanbul Beşiktaş’ta bir dönercinin önünde yabancı plakasıyla yakalanan araç, Fiat Doblo’dan daha küçük boyutları ve VW Caddy’ye benzeyen sportif görüntüsüyle dikkat çekti.

Tofaş, 350 milyon euro yatırımla ortaya çıkan Minicargo Projesi’ni 3 farklı marka için üreterek otomotiv sektöründe bir ilke imza attı. Hafif ticari aracı, Fiat, Peugeot ve Citroen ayrı isimlerle satacak. Fransız Peugeot ve Citroen, isim konusunda henüz karar vermezken, Fiat 1978’de piyasaya sürülen ve başarılı satış rakamları yakalayan eski hafif ticari araç modeli Fiorino’nun isminde karar kıldı. Böylece yeni bir segment yaratacak araç, Fiat logosu altında Fiorino ismiyle pazarlanacak. Fiorino’nun Cargo, Combi ve binek oto versiyonları olacak.

Al ya da öde garantisi var

Tofaş, fikri mülkiyet hakları tamamen Tofaş’a ait olan Minicargo’dan yılda 165 bin adet üretecek. Araçların üçte ikisini PSA Grubu alacak. Uzun dönemli ihracat alım garantisi koşuluna sahip olan araçla Tofaş, yılda 1.1 milyar euro gelir planlıyor.

Yoğun talep geldi dünya lansmanı öne çekildi

Minicargo projesine gelen yoğun ilgi nedeniyle lansman tarihi öne alındı. Özellikle aracın en büyük müşterisi olan PSA Grubu’nun isteği üzerine araç 1 ay önce pazara sunulacak. Alınan bu kararla, Minicargo Projesi’nin dünya lansmanı 2008 yılı başına yerine Aralık 2007’ye yetiştirilmeye çalışılıyor. Fiorino, ilk olarak Fiat tarafından yıl sonunda satışa sunulacak. Daha sonra 2008 yılı içinde Peugeot ve Citroen’de sırayla yeni modellerini tüketicilerin karşısına çıkaracak.

Yeni projelerle ihracat 3 milyar dolara çıkıyor

Tofaş, sedan modeli Linea, yılda 1.1 miyar euro gelir hedeflediği Minicargo projesi ve Fiat için üretilecek ‘263 kodlu’ yeni hafif ticari araç sayesinde üretim kapasitesini 400 binli adetlere yükseltecek. Şirket önümüzdeki yıldan itibaren ürettiği her 100 aracın 73’ünü dünya pazarlarına gönderecek. Üretim ve ihracatın artması Tofaş’ın bilançolarına olumlu yansıyacak. 2006’da 1.2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren şirket, bu rakamı 2009 yılı itibarıyla 3 milyar dolar seviyesine ulaştıracak.

Vatan
 

Kekeç: Gel de Emin Çölaşan'ı arama
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:07 (UTC)
 

Ahmet Kekeç'in köşe yazısı

Çölaşan’a ayıp ettiler...

Hem de çok ayıp etiler... Madem Emin Çölaşan gibilerin bazı gazeteler için ‘kontenjan değeri’ var, (kontenjan değeri olduğunu, Hürriyet gazetesinin yaptığı ‘büyük yazar’ transferinden biliyoruz), kalsaydı adamcağız yerinde.

Mine Kırıkkanat ve Necati Doğru ‘Vatan cephesi’ni tutuyorlar.

Hıncal, Sabah barikatlarında...

Emin Çölaşan da Hürriyet cephesini tahkim ediyordu.

İyi de ediyordu.

Bütün o cedelci, laf anlamaz, inatçı tavrına rağmen (yazılarında pek göstermiyordu ama), Çölaşan’da törpülenmemiş bir ‘insan’ yan vardı.

Biraz da saftı.

Bütün o kavgacı yazıları da, herhalde, saf olduğu ve kendi kendini dolduruşa getirdiği için yazıyordu.

Çok değil, bundan altı ay kadar önce, üstadın ‘veda’ kıvamındaki yazısını okuyunca dayanamamış, bir Çölaşan güzellemesi yazmıştım.

Sonra da, üstadın yazdıklarını ve yazamadıklarını dercetmiştim.

Pek çok kişi, nerden icap ettiği belirsiz ‘veda’ yazısını, ‘Çölaşan Hürriyet’ten ayrılıyor galiba’ şeklinde yorumlamıştı ama, üstadınki bir tür ‘30 yıl dertleşmesi’ydi.

İşte, bugüne kadar doğru bildiğinden hiç şaşmamış, hep mazlumun yanında olmuş, kötülerin üzerine gitmiş, haram yememiş, kalemini satmamış, hayatını rejim düşmanlarıyla mücadeleye adamış, vs...

Başka türlüsü olabilir miydi ki zaten?

Medyanın dürüst kaleminden beklenen, elbette, yolsuzlukların üzerine gitmesi, dürüstlükten taviz vermemesiydi.

Fakat ‘dürüst kalem’ Emin Çölaşan, bazı şeyleri yazmadı.

Neleri yazmadığını hatırlatmıştım ama, bu tecessüsten korktuğumu da ekleyivermiştim.

Çölaşan teşekkür telefonu açtı.

Hatta, Ankara’ya davet etti.

Ee, ikimiz de boşta olduğumuza göre, bir ‘Çölaşan seferi’ düşünülebilir.

Neyse işte, tecessüs kötü bir şeydi.

Birileri, iş edinmiş gibi, neyi yazdığınızı değil, neyi yazmadığınızı, hatta ‘yazamadığınızı’ kolluyor, yaptığı şey yeterince sevimsiz değilmiş gibi, bir de oradan hüküm çıkarıyordu.

Çölaşan da her şeyi yazamıyordu işte.

Elinden gelmiyordu.

Fakat, yukarıda da belirttiğim gibi, ‘yazamayan’ Emin Çölaşan bile daha sevimli bir figür.

Daha matrak...

Mizah duygusundan yoksun ama, daha matrak...

Hatta daha bilgili...

Bir de ‘kontenjan’dan Çölaşan’ın yerine ikame edilen arkadaşın durumuna bakalım.

Ertuğrul Özkök, ‘büyük yazar’ diye pazarlanan arkadaşı takdim ederken, satıraralarında Çölaşan’a giydiriyordu: ‘Samimiyetle, duyguyla, bilgiyle, mizahla, tarafsızlıkla yapılan muhalefet, çifte su verilmiş çelik gibi oluyor’muş... ‘Ama hakaret, iftira, takıntı, lakap takma, haksızlık gibi şeyleri muhaliflik gibi sunmaya kalktığınız zaman iş değişiyor’muş...

Dolayısıyla, Çölaşan gider, Yılmaz Özdil gelirmiş.

Bu ‘büyük yazar’ meselesine uygun bir zamanda değineceğim.

İsterseniz önce şu ‘bilgiyle’ yapılan muhalefete bir göz atalım:

İşte Çölaşan’ın yerine ikame edilen ‘bilgili, duygulu, tarafsız, samimi, esprili’ arkadaşın yazdıkları:

‘Bidon kafa... Yani darılmayın ama, hakikaten Allah cezanızı versin be kardeşim. Sevmeyenlerin cehenneme kadar yolu var... Fethullah... Abdullah... Mabdullah... Kıçına solunum cihazı taktıkları zaman beni hatırlarsın, çünkü bu saatten sonra ancak orandan nefes alabilirsin... Elalem gemi almış, sen iskele babası almışsın... Sen bilirsin kardeş. Türbanmış, uzlaşmaymış, hikáyedir. Laga lugadır.’

Şimdi gel de üzülme.

Gel de Emin Çölaşan’ı arama.

akekec@stargazete.com

(Star)
 

ÖSS'de 2 bin 500 okul birinci açıkta
YAZ-BUL EKİBİ tarih 17.08.2007, 20:06 (UTC)
 

ÖSS ve YDS yerleştirme sonuçlarına göre, 4 bin 609'u kız, 3 bin 35'i erkek toplam 7 bin 644 okul birincisi tercihte bulundu. Bu adaylardan 3 bin 854'ü lisans programlarına yerleşmeye hak kazandı.

Okul birincilerinden 999'u sınavsız geçiş ile, 19'u da ÖSS sonucuna göre ön lisans programlarına yerleşirken, 252 aday da Açıköğretim Fakültesine girdi.

Böylece, tercih yapan okul birincilerinden 2 bin 520'si açıkta kaldı.

Sınava giren bin 151 engelli adaydan 112'si lisans, 75'i önlisans. 205'i Açıköğretim Fakültesine yerleşti. Adaylardan 84'ü önlisans programlarına sınavsız geçiş yaptı.

-ÖĞRENİM DURUMUNA GÖRE BAŞARI-

Yerleştirme sonuçlarına göre, sınava daha önce giren ancak kazanamayıp yeniden giren adaylar diğerlerine göre daha başarılı oldu.

Önceki yıllarda üniversiteye yerleşememiş ve ÖSS'ye yeniden başvuran 693 bin 322 adaydan 299 bin 241'i, bir yükseköğretim programını bitirmiş 39 bin 623 adaydan 18 bin 279'u, daha önce bir üniversiteye yerleşmiş 242 bin 264 adaydan 98 bin 387'si, lise son sınıf düzeyindeki 801 bin 232 adaydan 210 bin 483'ü üniversitelerin lisans ve ön lisans programlarını kazandı.

Tercih yapan kız adaylardan 273 bin 737'si, erkek adaylardan 352 bin 653'ü üniversitelerin lisans ve ön lisans programlarında okuyacak.

-OKUL TÜRLERİNE GÖRE BAŞARI-

Fen ve Anadolu liseleri geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da üniversitelere en fazla öğrenci yerleştiren okullar oldu. Ancak bu okullardan Açıköğretim Fakültesi ile ön lisans programlarına yönelik talep de dikkati çekti.

Resmi liselerden sınava başvuran 997 bin 583 adaydan 79 bin 58'i lisans, 65 bin 229'u önlisans, 125 bin 320'si Açıköğretim Fakültesine yerleşti.

Resmi fen liselerinden sınava başvuran 7 bin 80 adaydan 4 bin 247'si lisans, 20'si ön lisans, 81'i Açıköğretim Fakültesine girdi.

Özel fen liselerinden başvuran 2 bin 909 adaydan bin 659'u lisans, 38'i ön lisans, 146'sı Açıköğretim Fakültesini kazandı.

Öğretmen liselerinden başvuran 14 bin 987 adaydan da 8 bin 158'i lisans, 147'si ön lisans, 644'ü de Açıköğretim Fakültesine yerleşti.

Askeri liselerden başvuran 319 adaydan 133'si lisans, 4'ü ön lisans, 37'si Açıköğretim Fakültesine girdi.

Anadolu liselerinden başvuran 97 bin 426 adaydan 40 bin 227'si lisans, 2 bin 426'sı ön lisans, 5 bin 32'si Açıköğretim Fakültesinde okumaya hak kazandı.

Yabancı dilde eğitim-öğretim yapan özel liselerden başvuran 24 bin 412 adaydan 9 bini lisans, bin 327'si ön lisans, 2 bin 685'i Açıköğretim Fakültesine yerleşti.

Yabancı dil ağırlıklı liselerden (süper liseler) başvuran 121 bin 856 adaydan 37 bin 567'si lisans, 7 bin 230'u ön lisans, 9 bin 599'u Açıköğretim Fakültesine girdi.

Özel liselerden başvuran 12 bin 581 adaydan 2 bin 769'u lisans, 791'i ön lisans, bin 515'i Açıköğretim Fakültesine yerleşti.

İmam hatip liselerinden başvuran 30 bin 710 adaydan bin 516'sı lisans, bin 700'ü ön lisans, 24 bin 777'si Açıköğretim Fakültesinde okumaya hak kazandı.

-İLLER-

2007-ÖSS sonuçlarına göre, 160 ve üzeri puan alanların yüzdesine göre ve Sözel puan türünde en başarılı il olan Kırşehir'den ÖSS'ye başvuran 7 bin 93 adaydan 796'sı lisans, 394'ü ön lisans, 815'i Açıköğretim Fakültesine yerleşti. Adaylardan 339'u da ön lisans programlarına sınavsız geçiş yaptı.

Sınavda Sayısal Ağırlıklı puana göre en başarılı il olan Ankara'dan ÖSS'ye başvuran 126 bin 479 adaydan 18 bin 439'u lisans, 5 bin 1'i önlisans, 20 bin 886'sı Açıköğretim Fakültesinde okumaya hak kazandı. Adaylardan 7 bin 912'si de önlisans programlarına sınavsız geçti.

Eşit Ağırlıklı puana göre en başaralı il olan Denizli'den sınava başvuran 18 bin 622 adaydan 2 bin 910'u lisans, bin 126'sı önlisans, 2 bin 601'i Açıköğretim Fakültesine yerleşti. adaylardan bin 415'i de önlisans programlarına sınavsız geçiş yaptı.

ÖSS sonuçlarına göre en son sırada yer alan Hakkari'den başvuran 6 bin 657 adaydan 413'ü lisans, 111'i ön lisans, 518'i de Açıköğretim Fakültesine yerleşebildi. 325 aday da sınavsız yerleşti.

-SONUÇLAR ADAYLARA GÖNDERİLMEYECEK-

2007-ÖSYS Sınav Sonuç Belgeleri adaylara gönderilmeyecek. Adaylara ilişkin yerleştirme ve kimlik bilgilerini içeren fotoğraflı aday listeleri üniversite rektörlüklerine gönderilecek.

Yükseköğretim programlarına kayıtlar 3-10 Eylül 2007 tarihleri arasında yapılacak. Adaylar, kayıt için gerekli evrakla birlikte yerleştirildikleri üniversitelere başvurarak kayıtlarını yaptıracaklar.

Adaylar, Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu tarafından sağlanan burs, kredi, katkı kredisi ve yurt başvurularını 16-24 Ağustos 2007 tarihleri arasında https://yurtkur.osym.gov.tr internet adresinden yapabilecekler.

İLİŞKİLİ HABER

ÖSS VE YDS SONUÇLARI İÇİN TIKLAYINIZ!
 

<- Geri  1 ...  7  8  9 10  11  12  13  14 15Devam -> 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol